COVID 19’da Karantinada Yalnızlık Sendromu

Korona baş belası tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hız kesmiyor ve her geçen gün maalesef tedbirsizlik, duyarsızlaşma sürecinin etkisiyle vaka sayılarımız artıyor. Böyle olunca da önümüzdeki belirsizlik süreci ve karamsar tablo gittikçe büyüyor ve büyümeye de devam edeceğe benziyor.

Kurtuluşa Giden Yol

Koronavirüs ile mücadele süresinde kontrollü yaşam ve tedbirlere uyarak yaşama katılım sürecini sanırım doğru yürütemedik. Rehavet bulaşıcıdır. Bana bir şey olmaz, benden virüs gelmez gibi cahil cesaretiyle söylenen sözler kişilerin virüsü bulaşmasından başka bir işe yaramaz.

Virüsle Mücadelede Yalnızlık Sendromu

Koronavirüs öyle ya da böyle bulaşmış kişileri bekleyen başka bir tehlikede “Yalnızlık” sendromudur.

Karantina dönemlerinde “Psikolojik” bilişsel, zihinsel ve ruhsal açıdan ne kadar güçlü olursanız o kadar dirençli ve güçlü olursunuz…

Karantina Döneminde

Öyle ya da böyle koronavirüsle tanışmış ve “14” günlük yalnız Karantina sürecinde iseniz yapmanız gereken en önemli şeyleri bilmek ister misiniz?

İnsan dünyaya geldiğinde nasıl “1” olarak doğuyorsa, Karantina döneminde de yalnız kalarak yine “1” tek konuma geliyorsunuz.

İçinde bulunduğunuz bu durumu tersine çevirmek ve yeniden sağlıklı olarak yaşam yolculuğuna çıkmak için,

Düşünce ve odağınızı asla ve asla “Virüse” odaklı tutmaktan uzak durun. Sanki hiç “Virüs” yokmuş gibi düşünün ve moral seviyenizi bağışıklık sistemini güçlü tutun.

Zihinsel endorfin sağlamanın en etkin ve basit yolu sizi eğlendirecek, güldürecek komedi filmler izleyin. Yüzünüzden gülümseme eksik değil çok fazla olmalı.

Geçmişinizi sorgulama ve üzülme zamanı değil. Şimdi önce kendini sonra da sevdikleriniz için geleceği planlama ve yaşama sarılma zamanı.

Yaşam sizden korkmuyor! Siz niçin yaşamdan korkuyorsunuz ki?

“Yalnızlık” çok zor ama gelecek için bazen yalnızlık çok iyi olabilir.

İçinde Bulunduğunuz Karantina sürecini soruna değil, geleceğe odaklayınız. O zaman işler, daha kolaylaşacaktır.

“BU DA GEÇER” elbet. Yaşam yolculuğunda her şeyin bir sonu vardır. Her başlangıç aslında bir sondur.

Karantina sürecini en etkin ve verimli geçirmenin yolu yaşam amacını bulmak ve kendi hayatınız üzerine düşünmektir. Mümkünse bu düşüncelerinizi bir kâğıda dökün. Çok daha iyi gelecektir.

Yalnızlık döneminde kimseniz size Hasta muamelesi yapmasına izin vermeyin. Çünkü siz hasta değilsiniz. Öncelikle bunu anlayın. Kendinizi hasta olduğunuza inandırırsanız öyle olacaktır.

İyi sonuçlara odaklanmak bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir. İyi sonun filmini izleyin. İzleyin ki sonunuz güzel olsun. Önce kendinizin sonra da sizi sevenlerin buna hakkı var öyle değil mi?

Sizi seven ve size iyi gelen dost ve aile bireyleri ile teknolojinin verdiği fırsatları kullanarak oldukça sık iletişim kurun. Ancak iletişiminiz hep geleceğe, güzele ve hedeflerinize yönelik olsun. Keşke ve meşkelerinize yönelik konuşma ve şikayetlerden uzak durun. Burası çok ama çok önemlidir.