Yerçekimi'nde Risk Gerçek
Astronotların uzaya savrulmasını konu alan "Yerçekimi" filmi sürükleyici bir dram olarak övülüyor. Ancak hikâyeye hareket katan şey aslında bir hayal ürünü değil. Çünkü uzaydaki çöpler son derece gerçek bir tehlike. Astronotlar onarım için uzay aracının dışındayken Rusların füzeyle saldırdığı bir uydunun zincirleme bir tepkimeye yol açtığını, enkazın başka uydulara zarar verdiğini ve bazı metal parçalarının onlara doğru geldiğini öğrenirler. Nitekim bu parçalar onların da mekiğini harap eder. Uzay atıklarının tehlikeleri uzun süredir biliniyor. Donald J. Kessler ve Burton G. Cour-Palais, 1978'de, "Yapay Uyduların Çarpışma Sıklığı: Bir Atık Kuşağının Oluşumu" adl ı makalelerinde, "Uydu çarpışmalarından kaynaklanan bazı parçalar başka uydulara çarpıp onların dağılmasına ve bu parçaların daha da çoğalmasına yol açabilir" diye yazıyordu. Bu atıklar ilerideki uzay yolculuklarını engelleyebilir. Astrofizikçi Neil deGrasse Tyson'un Twitter'da belirttiği gibi, "Yerçekimi filmi gerçekten olabilecek bir uydu felaketini anlatıyor". Aslında uzaydaki atıklar zaten zarar veriyor. Bu yıl bir Rus haberleşme uydusu, Çinlilerin 2007'deki bir antibalistik füze testinden dağılan parçalarla yok oldu. 2009'da Amerikalıların bir haberleşme uydusu, Sibirya'nın 790 kilometre üstünde bir Rus uydusuna çarptı ve yüzlerce parça uzaya dağıldı. The New York Times'ın bir başyazısı da, "Yerçekimi"nden önce, içinde üç astronotun olduğu uluslararası uzay istasyonunun tehlike altında olduğuna dikkat çekiyordu. Dünyadaki uzay ajansları yörüngedeki atıkları azaltmanın yollarını arıyor. Ancak şimdiye kadar mevcut parçaları temizleyecek bir yöntem üstünde anlaşılmış değil.
