Çocuklar İçin Güvenli Web

Bilim insanları, gençlerin müstehcen içeriklerden nasıl etkilendiğini araştırıyor.

İngiltere'deki internet servis sağlayıcıları geçen yılın sonundan itibaren "aile dostu filtreler" oluşturdu. Bu filtreler, müşterilerin normalde erişebildiği porno içeriğe sahip web sitelerini engelliyor. Artık yetişkinlere yönelik içeriği görüntülemek isteyen abonelerin bizzat tercih yapması -yani el kaldırıp "Müstehcen içeriği istiyorum" demesi- gerek. Hükümetin tasarladığı ve resmi olarak desteklediği bu girişimin amacı, Başbakan David Cameron'ın çocukların zarar görmesi olarak nitelediği durumu önlemek. Cameron, geçen yıl yaptığı bir konuşmada, bunun sebebinin çocukların pornografik içeriğe maruz kalma olduğunu söyledi. Aynı konuşmada "flört öncesinde birbirlerine pornografik içerik göndermenin normal olduğunu düşünen gençler"den bahseden Cameron, ergenleri korunması gereken bir grup olarak tanımladı. Konunun çok karmaşık hale gelmeye başladığı nokta tam da burası. Ergenlerin pornografiye maruz kalmasının tehlikeli olduğunu savunan araştırmaların belirsizlikler içerdiği görülüyor. Aslında bu konudaki en kapsamlı çalışmaların çoğu, "kesin olarak söyleyemeyiz" anlamına gelen ifadeler içeriyor. Bu konuyla ilgili en son çalışmalardan biri, İngiltere Çocuk Komisyonu'nca yapıldı. Kurumun Mayıs 2013'te yayınladığı "Aslında Porno Her Yerde" başlıklı raporda, ergenler ve pornografi hakkındaki 276 araştırma makalesi incelendi. Araştırmacılar pornografiye maruz kalmakla korunmasız seks veya erken yaşta cinsel ilişki gibi riskli davranışlar arasında bağlantı olduğunu tespit etti. Ama bu bağlantı hakkında fazla bilgi yok. Araştırmacılar "Pornografi ile riskli davranış arasında nedensel ilişkiler saptanamadı" sonucuna vardı. Riskli davranışlar sergileyenlerin geçmişte internet üzerinden porno izlemiş olması şaşırtıcı bir bulgu değil. Neredeyse tüm ergenler bunu yapıyor. ABD'li araştırmacılar da hemen hemen aynı sonuca vardı. "İnternetteki Pornoların Ergenler Üzerindeki Etkisi: Araştırmalarla İlgili Bir İnceleme" makalesinin yazarlarından, Eric Owens "Toplamda 40 ile 50 arası araştırmayı inceledik. 'Bu araştırma A'dan, şu ise B'den söz ediyor' şeklinde sınıflandırma yapmaya çalıştık. Bir noktadan sonra pes edip hiçbir sonuca varamadık" diyor. Bu konuda kesin yanıtların olmayışı -en azından başlangıçta- tuhaf geliyor. Bir kuşak resimlere ve filmlere kolayca erişerek büyüdü. Kolay erişim işin sadece bir kısmı. Çevrimiçi pornoların çoğu şiddet içeriyor. Bunlar cinsel zevklerin çeşitliliğini gösteriyor. Arabalarını çamur ve kardan çıkarmaya çalışan giyinik kadınları izlemenin fetişizm olduğunu kim bilebilirdi? Carstuckgirls.com sitesinin gösterdiği üzere böyle bir şey var. Etik kaygılar akademisyenlerin ideal araştırmayı yapmasını engelliyor. Akademisyenlere göre ideal araştırma şöyle olmalı: Daha önce internetten porno içerik izlememiş bir grup ergene iki-üç ay boyunca düzenli olarak bu tür görüntüler izletilir ve sonra da sorular yöneltilerek tutum ve davranışlarının değişip değişmediği belirlenir. Burada hem zihinsel hem de fiziksel etkileri ölçen testler uygulanır. Ergenleri müstehcen içeriğe maruz bırakmak yasaya aykırı olduğu için, böyle bir araştırmaya hiçbir üniversite onay vermez. Pornografinin zararlı olduğu sonucuna varılsaydı ne olurdu? Son birkaç yıldır tabletler ve cep telefonları üzerinden kolayca video izlenebiliyor. Bu teknolojilerin ortaya çıkmasından önce yapılmış çevrimiçi pornografi araştırmaları, ergenlerin izleyebileceği müstehcen görüntüler ile bu izleme işini nerede ve ne zaman yaptıkları hakkında yetersiz sonuçlara varmıştır. Bu durum şu ana kadar yapılan çok sayıda araştırmadan birtakım sonuçlar çıkarılmadığı anlamına gelmiyor. Hollanda'da Jochen Peter ve Patti Valkenburg "ergenlerin izlediği porno sayısı arttıkça, cinsel hayatlarından duydukları memnuniyetsizlik de artıyor. Ancak bu etki çok da büyük değil. Cinsel deneyimi fazla olan ergenlerde bu etki hiç görülmüyor" sonucuna vardı. Peter ve Valkenburg ayrıca, akranlarından daha çok porno izleyen ergenlerin genelde cinsellik amaçlı ilişkilere daha meyilli olduğunu buldu. İngiltere Çocuk Komisyonu'nun raporunu hazırlayan araştırmacılardan Miranda Horvath'ın dediğine göre, araştırmadaki en aydınlatıcı anlardan biri, doğaçlama bir tartışma esnasında yaşanmış. 16 ile 18 yaşları arasındaki kız ve erkeklerden oluşan bir grup ergen iki gruba ayrılmış. Gruplardan birinden pornografinin kendilerini etkilediği, diğerinden ise etkilemediği tezini savunması istenmiş. Etkilendiklerini savunan grubun kanıtları da varmış. Horvath, "Etkilendiklerini belirten gençler vücut algılarının, cinsellik hakkındaki görüşlerinin ve cinsellikten beklentilerinin değiştiğini söyledi. Porno filmlerde gördükleri şeyleri yapmak gerektiği düşüncesine kapılabildiklerini anlattılar" diyor. Etkilenmedikleri tezini savunan grup, verilen 15 dakikalık süreyi tamamlayamamış. Grup temsilcisi birkaç dakika sonra arkadaşlarına dönerek, "Başka neler söylemeliyim?" diye sormuş. Sinirbilim araştırmalarına göre gençlerin zihni, duygusal yönü olan konulara yetişkinlerden daha farklı tepkiler veriyor. Pornografinin duygusal etkiye sahip bir konu olduğu düşünülürse, hiçbir etki yaratmaması şaşırtıcı olur. Bu yüzden tüm araştırmacılar, bu konuda ihtiyatlı olunmasını tavsiye ediyor. Kaliforniya Üniversitesi'nden Rory Reid, "Benim bir oğlum var ve onun cinsellik hakkındaki bilgileri internette bulunan pornolardan almasını istemem. Çünkü bunların büyük çoğunluğu cinsellikle ilgili aldatıcı mesajlar içeriyor" diyor. Birçok ergen, porno ile gerçek cinsellik arasındaki farkı bildiğini -tıpkı "World of Warcraft" dünyasının gerçek dünya olmadığını bildiği gibi- iddia eder. Ama araştırmacılara göre gençlerin pornolardaki yalanları anlamasını beklemek doğru değil. Profesör Horvath "Tavsiyelerimizden biri şu: Çocuklara ilişkiler ve cinsellik hakkında erken yaşta bilgi verilmeli. Onlara 5-6 yaşlarında eşitlik ve saygı konusunda programları vermeye başlarsak, ergenlik döneminde pornoyla karşılaştıklarında doğru ile yanlışı ayırt edebilir ve pornodaki duygu ve saygı yoksunluğunu görebilirler. Böylece, kendilerine sunulan şeylerle başa çıkma yetenekleri artar" diyor. Araştırmacılar ebeveynler ile ergenlerin en azından cinsellik ve porno hakkında konuşmasının iyi bir fikir olduğunu söylüyor. Profesör Reid'e göre bir çocuğun odasına bilgisayar koyup izleyebileceği şeylere sınırlama getirmemek, bir ergene arabanın anahtarlarını verip "Araba sürmeyi öğren. İyi eğlenceler!" demeye benziyor.

Mustafa Kılınç Şifreleri